Süregelen proje ya da kampanyaların başarısının önündeki en büyük engel netlik sorunu. Çoğunluk \’bir oturalım, konu konuyu açar\’ şark zihniyeti ile proje yürütme gayretinde olduğunda, karşılıklı oturan tarafların işin en başında gözetilmesi gereken hedef, süreç, sonuç netliği tespit edilemiyor. Net başlamayan işler de hemen her zaman ciddi bir zaman ve motivasyon kaybına evriliyor.
Oysa en kolayı en basit olanı: Net olmak. Herkes daha tanışmadan, toplantıya başlamadan çalışılacak projeden tarafların beklentilerini ve hedeflerini net olarak bilmeli ki devamında zorunlu nezaket cümleleri ile biten vakit kaybı toplantılar yaşanmasın. Eskiden çok yoğun olan bu sorun salgın ile birlikte yeni rekorlar kırıyor. Çünkü dijital toplantılar zaten olmayan verimi tamamen yok ediyor ve ortaya saçma sapan, kimin ne dediğinin ve ne hedeflediğinin anlaşılamadığı kaos ortamları çıkıyor. Sonra, başa dönüp : \’Ne konuşmuştuk? bir daha toplanalım\’ zırvası kaçınılmaz oluyor.
Net olmak bu kadar güç bir şey değil oysa. O nedenle toplantıdan önce şu soruların sorulması ve yanıtlarının her iki taraf açısından da soru işaretine yer bırakmayacak biçimde verilmesi son derece önemli.
Neden toplanıyoruz? İki tarafında ne beklentisi nedir? Bu toplantı sonucunda nereye varmaya / ulaşmaya çalışıyoruz? Toplantının kesin gündemi ve süresi nedir? Sonucunda, harcadığımız zamandan pişman değiliz dememiz için çıkmasını beklediğimiz karar / kararlar bütünü nedir?
Bu soruların yanıtları baştan belli ise gelin toplanalım. Değil ise lütfen herkes kendi zamanını kaybetsin.
Aksi halde örneğin otellerini satmak isteyen bir grup ile sadece \’kiralamak\’ yolu ile büyümek isteyen bir işletme grubu aynı masaya boş yere oturmaz. Şimdi bazıları şunu söyleyecek: \’Otursunlar belki ara formüller ya da farklı iş birliği olanakları çıkar!\’
Çıkmaz! Boşa zaman kaybı bu. İnsanlarla tanışıp iş geliştirme hayalimizden işi gerçekten yapma evresine ulaşamıyoruz. Yıllarımız gidiyor ve ömür sınırsız değil.
